Çay ve kahve neden suyun yerini tutmaz?
Yetişkin bir adamın vücut ağırlığının yaklaşık olarak yüzde 50-70’ini suyun oluşturduğunu anlatım eden Medicine Hospital Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzm. Dyt. Sena Kazan, “Ortalama olarak, erkeklerde vücut ağırlığının yüzde 60’ını, hanımlarda vücut ağırlığının yüzde 50’sini ve çocuklarda vücut ağırlığının yüzde 65-75’ini su oluşturmaktadır” dedi.
22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle düzenlenen etkinlikte konuşan Medicine Hospital Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzm. Dyt. Sena Kazan, suyun önemi ve sağlığa yararları hakkında bilgiler verdi. Düzenlenen etkinlikte konuşan Uzm. Dyt. Sena Kazan, yetişkin bir adamın vücut ağırlığının ortalama olarak yüzde 50-70’ini suyun oluşturduğunu anlatım ederek, “Ortalama olarak, erkeklerde vücut ağırlığının yüzde 60’ını, hanımlarda vücut ağırlığının yüzde 50’sini ve çocuklarda vücut ağırlığının yüzde 65-75’ini su oluşturmaktadır. Yaşın ilerlemesiyle birlikte vücuttaki su oranında azalma meydana gelmekte ve aynı doğrultuda yağ oranı artış göstermektedir. Bu bakımdan vücutta meydana gelen yaşlanma etkilerinde de suyun önemi oldukca fazladır” ifadelerini kullandı.
Çay, kahve ve benzeri içeceklerin suyun yerini tutmadığının altını çizen Uzm. Dyt. Kazan, “Bu tür içeceklerin fazla tüketilmesi susama hissini baskılayarak, suya olan ihtiyacı azaltmaktadır. Susama hissinin olmaması vücudun günlük su ihtiyacının karşılandığı anlamına gelmez” diye konuştu.
Uzm. Dyt. Kazan, suyun önemi ve sağlığa yararları ile alakalı şu ifadeleri kullandı: “Su, yediğiniz besinlerin sindirilmesine yardımcı olarak sindirim sisteminin harika çalışmasını sağlar. Cildin daha parlak ve daha canlı görünmesini sağlar. Susuz kalmaya bağlı olarak gelişen unutkanlık, dikkat sorunu gibi beyin fonksiyonlarını düzenler. Vücut ısısını dengeler ve kişilerde büyük sorun veren ödemin atılmasına destek sağlar. Kan kütlesi ve basıncı, su ile dengelenmektedir. Kanın vücuttaki akışkanlığını su sağlamaktadır. Bağırsakların daha iyi çalışmasını sağlar, kabızlığı önler. Toksik maddelerin vücuttan atılmasına destek sunar. Kanı sulandırır ve dolaşım esnasında pıhtılaşmasını önler. Stres, gerginlik ve depresyonun hafiflemesine yardımcı olur”.
Günde içilmesi ihtiyaç duyulan yaklaşık su miktarından da bahseden Uzm. Dyt. Kazan, “Sağlıklı kişilerde su ihtiyacı; yaşa, iklim koşullarına, tükettiği besinlere, yaptığı fiziksel aktiviteye bakılırsa değişmiş olur. Yetişkinler için ortalama günde 2-3 litre, 4-8 yaş çocuklar için 1-1,5 litre, 9-13 yaş çocuklar için 1,5-2 litre, 14-18 yaş gençler için 2-2,5 litredir” dedi.
Uzm. Dyt. Kazan, ehil su tüketiminin sağlanmamasıyla ortaya çıkabilecek durumları şöyle sıraladı: “Hafif ve vasat su eksikliği bulguları; ağız ve mukozada kuruluk, ateş, idrar çıkışının azalması, kas güçsüzlüğü, baş ağrısı ya da bazı durumlarda baş dönmesi, kısa ve uzun soluklu hafızada zayıflık, algıların kilo vermesi, uyku hali, hafifçe sersemlik ve yorgunluk, aritmetik yeteneğin kilo vermesi durumu, taşikardi, ortostatik hipotansiyon, göz yaşlarında azalma şeklinde durumlar, ehil su tüketiminin sağlanmamasıyla ortaya çıkabilir”.
İleri derecede su eksikliği bulguları hakkındaki bilgiler veren Uzm. Dyt. Kazan, sözlerini şöyleki tamamladı: “Aşırı susama, ağız, cilt ve mukozada aşırı kuruma, hipertermi, terlemenin azalması, hipotansiyon, koyu sarı veya kehribar rengi idrar gelmesi, idrarın az gelmesi veya hiç olmaması, göz kürelerinde çökme meydana gelmesi, şuur kaybı, sinirlilik ileride derecede su eksikliği bulgularıdır”.